RavzaGul.com
|
|
| Mevlanadan Şiirler | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:30 | |
| Duydum kİ Bİzİ BIrakmaya Azmedİyorsun
Etme
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme Başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun etme
Sen yad eller dünyasında ne arıyorsun yabancı Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun etme
Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme
Ey ay felek harap olmuş alt üst olmuş senin için Bizi öyle harap öyle alt üst ediyorsun etme
Ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme
Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme
Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan
Mevlana Celaleddin Rumi | |
| | | nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Geri: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:31 | |
| Bu AyrIlIk
Kusuruma bakmayın benim, dostlar, bağışlayın beni. Ben davullara, bayraklara aldırmayan bir padişahın yoluna düşmüşüm, deli divane olmuşum. Çok uzaklardan yürüyen bir adam gibiyim ben, çok uzaklardan geçen bir hayal gibi. Ama yok da sayılmam hani, var olan bir şeyim ben.
Haydi ben bensiz geleyim, sen sensiz gel. Ne varsa şu ırmağın içinde var, soyunalım iki can, dalalım şu ırmağa, hadi. Bu kupkuru yerde yakınmadan gayri ne gördük, bu kupkuru yerde ne gördük zulümden gayri.
Bu ırmakta ne ölmek var bize, bu ırmakta ne gam var, ne keder var, ne dert. Bu ırmak alabildiğine yaşamaktan, bu ırmak iyilikten, cömertlikten ibaret.
Durma, çabuk gel, gelmem deme. Ne evet demek yaraşır sana, ne hayır, dostum, senin şânına sadece gelmek yaraşır.
Mevlana Celaleddin Rumi | |
| | | nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Geri: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:32 | |
| DOSTLAR, GÜN BUGÜN !
Toy, düğün kumaş oldu, ölçüldü biçildi. Toy, düğün elbise oldu uzun boya. Toylar, düğünler tam bizim için, toyumuz, düğünümüz kutlu olsun dünyaya.
Şekere eş oldu dudu kuşu, zühre eş oldu aya. Toylar, düğünler tam bizim için, toyumuz, düğünümüz kutlu olsun dünyaya.
Bugün hayat öylesine rahat. Bugün yürekler öylesine ferah. Bugün insanlar öylesine kardeş. Toylar, düğünler tam bizim için, toyumuz, düğünümüz kutlu olsun dünyaya.
Ey şehrimizi aydınlatan sultan, güvey oluyorsun bir güzele bu gece. Ne de güzel yürüyorsun mahallemizde salına salına, ne de güzel akıyorsun deremize çağlaya çağlaya, ey bizi unutmayan, bizi arayan dost, ey bizim suyumuz, ırmağımız. Toylar, düğünler tam bizim için, toyumuz, düğünümüz kutlu olsun dünyaya.
Dostlarım, gün bugün, oynayın, raksedin, dönün. Bir bölük halk deniz gibi köpürüyor, bir bölük halk dalga dalga secdede. Bir bölük halk kılıç gibi savaşıyor, bir bölük halk kanımızı içmede. İşte girdi gerdeğe nergisle gül, işte astım davulumu boynuma.
Toylar, düğünler tam bizim için, toyumuz, düğünümüz kutlu olsun dünyaya.
Mevlana Celaleddin Rumi
| |
| | | nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Geri: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:32 | |
| Allah'ım bu vuslatı hicran etme Aşkın sarhoşlarını nalân etme
Sevgi bahçesini yemyeşil bırak Bu mestlere bahçelere kasdetme
Dalı yaprağı vurma hazan gibi Halkını başı dönmüş zelil etme
Kuşunun yuvasının ağacını Yıkma da kuşlarını perran etme
Kumunu ve mumunu karıştırma Düşmanları kör et de şadan etme
Hırsızlar aydınlığın düşmanıdır Onların işlerini asan etme
İkbal kıblesi yalnız bu halkadır Umut kâbesin öyle viran etme
Bu çadır iplerini öyle katma Çadır senindir eya sultan etme
Yok dünyada hicrandan daha acı Ne istiyorsan et de onu etme
Mevlana Celaleddin Rumi | |
| | | nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Geri: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:33 | |
| BİR GECECİK
Bir gececik uyuma, ne olur. Ayrılık kapısını çalma bir gececik. Bir gececik dostların gönlü olsun, ne olur sabahı et bir gececik.
Bir gececik gözlerimiz seninle aydın olsun, kör olsun şeytan bir gececik. Dünyayı güzel kokular sarsın bütün. Karanlıklardan ışıklar aksın ovalara. Sofrandakiler dirilsin bir gececik.
Bir gececik uyuma, ne olur. Ayrılık kapısını çalma bir gececik. Bir gececik ata bin, meydana gel. Gönüller bir gececik rahat olsun, göğüsler meydana dönsün bir gececik.
Yeniler giyinelim biz kulların. Musa gibi sen bir sopa al eline. Sopa bir anda elinde yılan olsun. Süleyman gibi sen karıncaların yanına var. Karıncalar bir anda birer Süleyman olsun.
Ne olur, bir gececik kapısını çalma ayrılığın.
Mevlana Celaleddin Rumi | |
| | | nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Geri: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:34 | |
| BAŞKA YARINLAR Bugün yüzünde bir başka güzellik var senin, bugün dudağında başka bir tad var, boyunda başka bir yücelik. Bugün kırmızı gülün bir başka daldan.
Ayın gökyüzüne bugün sığmamış. Göklere benzeyen göğsün bugün daha geniş. Hangi yanından kalktın bu sabah, söyle, bir başka kavga var dünyada senin yüzünden, dünyada bir başka gidiş
Biz senin gözlerinden gördük arslanlara meydan okuyan o ceylanı, Başka bir ovası var o ceylanın bugün iki cihandan da dışarı
Seven insanın ayağı mı yok, işte ona ölümsüzlük kapandı. Yukarlarda onunla uçar gider.
Gözlerinin denizinde onu arama. O inci bir başka denizde.
Bakarsın bugün sever bu yürek, yarın sevilir bakarsın.
Yüreğimin özünde başka yarınlar var.
Mevlana Celaleddin Rumi | |
| | | nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Geri: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:35 | |
| Bahar
Sevgili tutmuş yularımdan beni, develer gibi habire çeker. Esrik devesini böyle nereye götürür, böyle hangi katara?
Hem canımı çiğnedi benim o, hem bedenimi çiğnedi. Gönlümü bağladı benim o, kırdı şişemi.
Ne iş yaptırmaya götürür, bilmem, nereye götürür beni.
Sevgili takar beni oltasına, atar karaya balık gibi. Sevgili kurar gönlüme bir tuzak, avcıdan yana çeker sürür beni.
Bakarım tabiat başlar büyük işine: Bulutlar gelir uzaktan katar katar, küme küme. Bulutlar sular ovaları. Bulutlar yürür dağlara doğru. Uyanır açar gözlerini yeryüzü. Gökler çalar davulunu. Dalların gönlüne çeker gülün özü en güzel kokusunu baharın. Tohumun gönlü başlar vermeye tohum. Ağaç durmadan söyler, döker içini.
Mevlana Celaleddin Rumi | |
| | | nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Geri: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:35 | |
| Bu Ayrılık
Kusuruma bakmayın benim, dostlar, bağışlayın beni. Ben davullara, bayraklara aldırmayan bir padişahın yoluna düşmüşüm, deli divane olmuşum. Çok uzaklardan yürüyen bir adam gibiyim ben, çok uzaklardan geçen bir hayal gibi. Ama yok da sayılmam hani, var olan bir şeyim ben.
Haydi ben bensiz geleyim, sen sensiz gel. Ne varsa şu ırmağın içinde var, soyunalım iki can, dalalım şu ırmağa, hadi. Bu kupkuru yerde yakınmadan gayri ne gördük, bu kupkuru yerde ne gördük zulümden gayri.
Bu ırmakta ne ölmek var bize, bu ırmakta ne gam var, ne keder var, ne dert. Bu ırmak alabildiğine yaşamaktan, bu ırmak iyilikten, cömertlikten ibaret.
Durma, çabuk gel, gelmem deme. Ne evet demek yaraşır sana, ne hayır, dostum, senin şânına sadece gelmek yaraşır.
Mevlana Celaleddin Rumi | |
| | | nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Geri: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:38 | |
| Bu Gün Ahmet Benim
Bugün ahmet benim, ama dünkü Ahmet değil. Bugün anka benim, ama yemle beslenen kuşcağız değil.
Enelhak kadehiyle bir yudum içen sızdı Tarılık şarabından. Şişelerle, küplerle içtim ben, sızmadım, ben, sultanların aradığı sultan.
Ben hâcetler kıblesiyim. Gönlün kıblesiyim ben. Ben cuma mescidi değilim, insanlık mescidiyim ben.
Ben saf aynayım, sırım dökülmemiş, paslanmamışım. Ben kin dolu bir gönül değilim, Sinâ dağının gönlüyüm ben.
Üzüm sarhoşluğu değil benim sarhoşluğum, benim sarhoşluğumun sonu yok. Tarhana çorbası içmem ben, can yemeği yerim, içerim can şerbeti.
İşte sarttı seni bir gümüş bedenlinin özlemi. Altın haline geldin artık. Sen altına âşıksın, altın benim rengime âşık.
Gönlü saf sûfiyim ben, benim tekkem âlem, medresem dünya benim. Değilim abalı sûfilerden.
İster yakarış eri ol sen, meyhane eri istersen, bundan sanki ne çıkar? Yok cumartesiymiş, yok cumaymış, bence ne farkı var?
Gerçeğin tadını alan er ne altına aldırış eder, ne kalendar tacına bakar. Ne tasası vardır, ne kini.
Ey Tebriz'li hak Şems'i, yüzünü göstermediysen sen, yoksul çaresiz kalırdı kulun; ne gönlü olurdu, ne dini.
Mevlana Celaleddin Rumi | |
| | | nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Geri: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:39 | |
| Bu Şiir Ondan Utanıyor
Bu ne güzel koku böyle, bu ne güzel koku. Gül bahçesinden yoksa gelen o mu? Gece mi bu gelen, misk mi bu, amber mi bu? Bu ne güzel koku böyle, bu ne güzel koku. O pazardan tezcecik yoksa o mu geliyor, yoksa güzelimiz geri mi geliyor ne?
Bu nasıl yüz böyle, bu nasıl ışık? Bu nasıl ay böyle, bu nasıl güneş? Mağradan mı çıktı, dağdan mı iniyor, o yalnızlığın adamı, o dost?
Boş yere arama şarap testisini sen. Koklama onun ağzını sen boş yere. Şu meyhaneciden mi geliyor sandın onu; dostum, onu sen kendin gibi belleme.
Yolda o yapayalnızsa ne olur? Başında sarık yoksa ne çıkar? Ne bundan güneşe bir leke olur, ne ayın gösterişine zarar.
Bu gece uyuma dostum, uyuma. Bir kolayına getir onu bul. Sarhoşlar meclisine hep böyle geceleyin gelir o. Bu gece uyuma dostum, uyuma.
Biz duvara asılı duran resimleriz. Bizi yapan ressamın varlık şavkı duvarın üzerine bir vurdumu, bakarsın o anda canlanıvermiş, kımıldanmışız Onun selvi boyu bir göründü mü, bakarsın dünya güllük gülistanlık. Kalktı bir salındı, kendinibir gösterdi mi. bakarsın kıyamet koptu gitti.
Bakarsın Calinus gibi hastalar ülkesindendir o. Bakarsın hayret yurdunda dolaşır hastalar gibi.
Sustum artık ben, sustum artık Bu şiir utanıyor ondan.
Mevlana Celaleddin Rumi | |
| | | nurgül Admin
Mesaj Sayısı : 3494 Nerden : İstanbul Reputation : 3 Kayıt tarihi : 04/11/09
| Konu: Geri: Mevlanadan Şiirler 01.03.10 13:42 | |
|
DUY ŞİKAYET ETMEDE HER AN BU NEY
[size=16]Duy şikayet etmede her an bu ney, Anlatır hep ayrılıklardan bu ney.
Der ki feryadım kamışlıktan gelir, Duysa her kim, gözlerinden kan gelir.
Ayrılıktan parçalanmış bir yürek İsterim ben, derdimi dökmem gerek.
Kim ki aslından ayırmış canını, Öyle bekler, öyle vuslat anını.
Ağladım her yerde hep ah eyledim, Gördüğüm her kul için dostum dedim.
Herkesin zannında dost oldum ama, Kimse talip olmadı esrarıma.
Hiç değil feryadıma sırrım uzak, Nerde bir göz, nerde bir candan kulak?
Aynadır ten can için, can ten için, Lakin olmaz can gözü her kimsenin.
Ney sesi tekmil hava oldu ateş, Hem yok olsun, kimde yoksa bu ateş!
Aşk ateş olmuş dökülmüştür ney'e, Cezbesi aşkın karışmıştır mey'e.
Yardan ayrı dostu ney dost kıldı hem, Perdesinden perdemiz yırtıldı hem.
Kanlı yoldan ney sunar hep arz-ı hal, Hem verir Mecnunun aşkından misal.
Ney zehir, hem panzehir, ah nerde var, Böyle bir dost, böyle bir özlemli yar?
Sırrı bu aklın bilinmez akl-ile, Tek kulaktır müşteri, ancak dile.
Gam dolu günler zaman hep aynı hal, Gün tamam oldu, yalan, yanlış, hayal.
Gün geçer yok korkumuz, her şey masal, Ey temizlik örneği sen gitme, kal!
Kandı her şey, tek balık kanmaz sudan, Gün uzar, rızkın eğer bulmazsa can.
Olgunun halinden ah, anlar mı ham? Söz uzar, kesmek gerektir vesselam.
Mevlana Celaleddin Rumi | |
| | | | Mevlanadan Şiirler | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|