İstiklal Marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy, ara ara arkadaşlarıyla hasretini mektuplarla giderdiği yıllarda Ispartalı Hakkı isminde bir dostuna yazmış bu şiiri.. İlk kez yayınlanan şiir Safahat'a da yer almamış.
Mehmet Akif, seyrek de olsa yıllarca sürdürüyor Ispartalı Hakkı'yla yazışmayı. Mektuplarını kısa tutan İstiklal Marşı Şairi, beraberine eklediği şiirlerle dostlarının gönlünü alıyor. Safahat'a almadığı bu şiir Ispartalı'ya gönderilmiş.
Hasbihal
Bugün yaşım otuz üç; ben demek otuz üç yıl Kapılmışım bu serab-ı hayata; hem de nasıl: Bütün kavafil-i âmâl önümde can berleb, Durur iken yine ben sîne çâk çâk taleb, Uzakta şöyle heyülâda görsem ümmidim Teşahhus etti sanır da hemen seğirtirdim! Hayale peyrev olup döndüğüm bu feyzada Değildi bir demim olsun belâdan âzâde Adım başında felâket; adım başında muhat Ne bir kenâr-ı selâmet; ne bir tarîk-ı necat Sağımda ağzını açmış amîk bir uçurum; Solumda inmede dehşetli bir kasırga hücum! Gidilse leyle-i âtî kadar karanlık çöl! Dönülse devre-i mâzî gibi kapanmış yol! Fakat tereddüde, ârâma var mıdır imkân? Sürüklenir gider elbette dalgaya kapılan. Uğraştım onca muhacimle bir zaman heyhat Sonunda tâb ü tüvânım kesildi bitti sebat Karardı gözlerim artık ne oldu bilmiyorum Açıldı pîş-i hayalimde başka bir uçurum Yuvarlanıp düşecektim o cah-ı muzlime ben Önümde nur-ı ilâhî gibi göründün sen Yarıp o zulmeti sâyende işte kurtuldum Dalâle doğru giderken reşâde doğruldum Göründü dîde-i hakbîne şimdi âlem-i ruh Uyandı leyle-i ruhumda bir sabah-ı fütuh Hayat namına ben gerçi sersericesine Dolaşmışım bu fezâ-yı hayâli bunca sene Fakat bugün o geçmiş demlerin nihâyetidir Hayat varsa benimçün bugün bidâyetidir Felekte ben de acep gün görür müyüm derken Sabah-ı sermede kalb eyledin leyâlimi sen Sen ey nigâhımı bîdâr eden ilâhî nur Kemâl-i feyzin ile olduğun zaman manzur Degişti sanki muhitim, açıldı başka cihan Çekildi ufkumu tazyik eden sehab-ı giran Baharlar uçuyor şimdi asümânımda Teraneler ötüyor tâ samîm-i cânımda Muhabbetin ne kadar mucizata mazharmış Bugün ben anlıyorum başka bir cihan varmış Gülzâr-ı hayalime suret veren musavver ruh Kitab-ı sineme bir bak ne dilfirib vuzuh İçinde gösteriyor âlem sabahatini O safhadan oku gel sen de kendi hikmetini Bu kâinatta görmekteyim bütün seni âh Biraz da gel edeyim sende kâinâta nigâh Ümidi, ye'si,maişet bela-yı hâilini Bu kârzâr cihânın bütün gavailini Hülasa her ne kadar kayd varsa cümlesini Hayalden silerek yazdım işte sade seni Bugün düşünm(üy)orum hiç kendi âtimi Düşünmek istemiş olsam da nerde kabil mi? Senin fezaları lebriz eden hayalinle Sığar mı başka endişe tenknâ-yı dile? Seninle başladı mâdâm bende feyz-i hayat Hüda bilir edemem bir de masivâ isbat