Ağa Düşen Büyük Balık
Büyük veli Bişr-i Hafî Hazretleri’nin (ö.227/841) çevresinden Mansur Sayyad anlatıyor:
Bayram namazından dönen Bişr bana uğramıştı. Ona:
– Ey Bişr! Evde ne unumuz var ne de ekmek, dedim. Dedi ki:
– Allah yardım istenendir. Balık ağını al da kanala gel.
Ben de ağı yüklenip gittim. Bişr yanıma geldi ve:
– Abdest al da iki rekât namaz kıl, dedi. Öyle yaptım.
– Bismillah diyerek ağını suya at, dedi.
Ben de söylediği gibi ağı suya salıverdim. Ağın içine hemen ağır bir şey düşüverdi. Bir tuğla olduğunu sanmıştım. Dedim ki:
– Ey Ebu Nasr (Bişr), bana yardım et, ağın yırtılmasından korkuyorum.
Birlikte ağı çektik. Tuğla olduğunu zannettiğim ağırlık kocaman bir balıkmış meğer. Bişr dedi ki:
– Onu sat, çoluk-çocuğunun ihtiyacı olan şeyleri alıver.
Sonra balığı alıp şehre girdim. Eşeğe binmiş bir adam önüme çıktı. Balığın fiyatını sordu. On dirheme (gümüş para) satacağımı söyledim. Bana on dirhem sayıp verdi. O parayla ihtiyacım olan yiyecek türü şeyleri satın alarak eve götürdüm. Sonra ev halkına dedim ki:
– İki pide ayırın. Biraz da helva koyun. Bişr’e götürüp vereyim.
Sonra Bişr Hazretleri’ne gittim, kapıyı çalıp kim olduğumu söyledim.
– Kapı açık, yanındakileri koridora bırak da içeri gir, dedi. Dediğini yaptıktan sonra ona şunları söyledim:
– Ey Ebu Nasr! Çocuklar için bir şeyler pişirdim, birlikte yedik. Sana da iki pideyle helva getirdim.
Bişr-i Hafî Hazretleri şunu söyledi:
– Ey Mansur! Eğer içimizde böyle bir karşılık görme (menfaat arzusu) olsaydı, o büyük balık ortaya çıkmazdı. Sen git de onu ailenle birlikte ye.
Bişr-i Hafî bir sözünde “Nefsini tanıyana, övme zarar vermez.” demiştir. Ölümünden sonra Bişr Hazretleri’ni rüyada gören birisi onun halini sormuş:
– Allah Tealâ beni ve cenazemi takip eden herkesi bağışladı, demiştir.
İbnü’l-Esir, el-Muhtar min Menâkıbi’l-Ahyâr (el-Ayn 2003), 1/470-72; İbnü’l-Mülakkın, Tabakâtü’l-Evliya (Kahire 1973), s.115.
Semerkand Dergisi
_________________
Hadimin Müslimin